Güneş. Aydınlık.
Güneş. Aydınlık. Gözlerimi
aralıyorum. Sevinçle gülümsüyor gün. Farkındayım. Kuşların sesleri, cadde
gürültüsü. Arabalar. İnsanlar olmalı. Evlerinden çıkan insanlar. İşlerine giden
insanlar. Gözlerimi kapatıyorum.
Dün de böyle uyanmıştım. Önceki
gün de. Yine gülümsemişti gün. Bana mı? Emin değilim. Bu gülümsemeye yaraşır
bir şey bekledim. Bekliyorum. Çok oldu. Ne kadar? Emin değilim
Bazen bir müzik arıyorum bunu
değiştirecek. Sevinçli hayat seslerine karışmak için. Karanlıkta dans eden siluetler.
Çok mu mutlular emin olmak için. Arada kaybolmak için. Ben de sizdenim.
Kuşlar. En mutlusu. Hayır
uçtuklarından değil. Güdüleri. Sabah oldu, yeni gün. Nasip. Şükür. Cıvıltılar.
Ne zaman başladığını tam
bilmiyorum. Daha okuldaydım belki. Gençtim ama. Görenlerin inkâr edemeyeceği
kadar. Her gün aynı şeyler oluyordu. Yarına dair bir tasavvur yoktu. Sabah
kalkıyordum. Gece yatıyordum. Gün aynı renk. Çocukken nasılsa hâlâ aynı. Oysa
başka başka renkler vardı düşümde daha. Onları hiç göremedim. Ve görememiş onca
insan. Onların öldüğü evdeyim. Kaç ömre acımamış. Acımaz bana.
Şu balkonda hayaller kuran kızı
tanıyorum. Annem. Kibrit kutuları var. Aşk mektupları. Yabancı plaklar. Kahkahalar.
Renkler onun etrafında toplanmış. Herkes görüyor. Solana dek izliyorlar.
Karanlık bastırıyor.
Düşündükçe kısalıyor hayat. Bitiveriyor
dünya aklımda. Anlatılan anılardan kurduğum geçmiş benim oluyor. Anneannemin
yerine Bulgaristan'da doğuyorum. Ankara'ya geliyorum. Kibrit kutularında aşk
mektuplarım var. Balkonumda. Annem kadar renk. Ölüyorum. Yetmiyor, bir daha
ölüyorum. Unutuyorlar. Hatırlıyorum.
Tükeniyorum böyle.
Kalkıyorum. Pencerenin ardı
başka. Başka bir gerçek. Bakıyorum. Birkaç danslık ömrü var hepsinin. İçlerine karışacağım.
Sesler olacak. Renkler. Kokular. Geleceğe gitmek sonra dörtnala.
Gün bitecek. Gün yine
gülümseyecek.
S.T.
Etiketler: Sevinç Tuna
0 Yorum:
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa